© Davam Haber 2020

PKK’ya katılımı önleyen bariyer: HDP binaları önünde evlat nöbetleri

Diyarbakır anneleri, 675 gündür evlatlarını bekliyor. Onların kararlı duruşu, PKK'ya katılımı bitirme noktasına getirdi.

Terör örgütü PKK'ya eleman temini için kullanıldığı iddia edilen HDP binaları, evlat nöbeti tutan annelerin sayesinde bu misyonunu tamamen kaybetti.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun geçtiğimiz ay açıkladığı verilere göre, PKK’nın yurt içindeki terörist sayısı 250’nin altına indi. Terör örgütü, yıllar sonra ilk kez yurt içinde bu kadar zayıf duruma düştü.

Son 4 yılda PKK’nın içindeki silahlı terörist sayısı yüzde 83 oranında azaldı. Yıllık 5 bin 558 katılım rakamı gören PKK’ya katılım oranı 2019 yılında 132; 2020’de 53 oldu. 2021 yılında ise bu sayı 22’ye düştü.

2015’te 2 bin 817’ye ulaşan PKK eylem sayısı, 2020 yılında 276’sı sınır ötesi olmak üzere 331’e geriledi.

2016 yılından bu yana PKK’dan ikna yoluyla ayrılanların sayısı 944’e ulaştı. 2020 yılında teslim olan örgüt üyesi sayısı 243; 2021 yılında ise bu sayı 94.

Teslim olan örgüt üyelerinin, PKK’ya 1993 ila 2015 yılları arasında katıldıkları; Türkiye, Irak ve Suriye'de faaliyet yürüttükleri belirlendi.

SINIR ÖTESİ OPERASYONLAR TERÖRÜN KAYNAĞINI KURUTUYOR

Haziran ayına yurt içi ve yurt dışı hava ve kara operasyonları ile 98 terörist etkisiz hale getirildi. PKK ve gençlik yapılanmasına yönelik pek çok ilde gerçekleştirilen operasyonlarda ise 104 zanlı gözaltına alındı; bunlardan 30’u tutuklandı.

Terörle mücadelede yurt içi operasyonlar kadar sınır ötesi askeri harekatlar da büyük önem taşıyor.

Bu kapsamda özellikle de Irak ve Suriye’de gerçekleştirilen sınır ötesi operasyonlar ile PKK’nın yurt dışı yapılanmasına büyük darbe vuruluyor.

Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı, Bahar Kalkanı harekatları başta olmak üzere gerçekleştirilen operasyonlarda PKK’nın yurt dışı yapılanması olan PYD-YPG mensubu yüzlerce terörist etkisiz hale getirildi; binlerce tuzaklanmış mayın imha edildi.

Türkiye’nin güneyinde oluşturulmaya çalışılan terör koridorunun önüne geçildi ve teröristlerin buradaki hareket alanı daraltıldı.

675 GÜNDÜR SÜREN NÖBET

Terör örgütü PKK’ya katılımı azaltan bir diğer unsur ise HDP il binaları önünde gerçekleştirilen evlat nöbetleri.

Çocukları PKK terör örgütü tarafından dağa kaçırılan ailelerin eylemleri, 675 gündür devam ediyor.

PKK tarafından kaçırılan oğlunu kurtarmak için oturma eylemine başlayan Hacire Akar, evlat nöbeti sonrası oğluna kavuşmuştu. Akar, kararlı duruşuyla birçok acılı aileye öncü oldu. 3 Eylül 2019 tarihinde Diyarbakır HDP il binasında başlayan oturma eylemleri, Şırnak, Hakkari, Van, İzmir ve Muş’taki HDP binaları önünde de sürüyor.

Hacire Akar.

Pek çok ailenin ifadesi “HDP binasına girdikten sonra çocuklarından bir daha haber alamadıkları” yönünde.

PKK terör örgütüne katılımın, HDP il binaları aracılığıyla gerçekleştirilmesinin önüne “evlat nöbetleri” ile geçiliyor.

HDP tarafından düzenlenen etkinliklerde terör örgütüne yönelik sempati oluşturuluyor. Farklı vaatlerle kandırılan gençlerin katılım faaliyetlerine HDP il binaları aracılık ediyor ve bu gençlerin birçoğu, binaya girmelerinin ardından doğrudan PKK’ya teslim ediliyor.

Nitekim gerek ailelerin ifadeleri gerekse terör örgütünden kaçan ya da teslim olan tanıkların anlattıkları PKK’nın gerçek yüzünü gözler önüne seriyor.

"DİYARBAKIR ANNELERİ KORKU DUVARINI YIKTI"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Diyarbakır'a gelerek evlat nöbeti tutan aileleri ziyaret etti. Erdoğan, nöbetlerin önemini, "Diyarbakır anneleri, açtıkları bayrakla hem korku duvarlarını yıktılar hem de bölücü örgüt ve siyasi uzantılarının kalleş yüzünü deşifre ettiler" ifadeleriyle vurguladı. 

ANNELERİN İFADELERİ HDP’NİN KAPATILMASI İSTEMLİ İDDİANAMEDE

Oğlu 2015 yılında terör örgütü PKK’ya katılan Hatice Ay, oğlunun HDP ilçe binasına götürüldükten sonra örgüte teslim edildiğini şu sözlerle anlattı:

“Akşam saatlerinde kapı çalındı, isimlerini bilmediğim arkadaşlarından birkaçı gelerek, oğlumu ve yanında Recep isimli kişiyi dağa, örgüte teslim etmek üzere öncelikle Bağlar HDP İlçe binasına götürdüklerini sonrasında Sur ilçesi tarafında bulunan Özgür Yurttaş Derneğine götürdüklerini söylediler.”

Evlat nöbeti tutan Gülbahar Teker’de 2014 yılında Batman'a kaybolan oğlunu aramak için gittiğinde tanımadığı bir numara üzerinden kendisine ulaşan çocuğunun, “Batman HDP'liler beni kaçırdı, kurtarın” şeklinde mesaj attığını belirterek "Oğlumun HDP tarafından kandırılarak veya zorla PKK terör örgütüne götürüldüğünden eminim" dedi.

Kızının henüz 15 yaşında terör örgütü PKK’ya katıldığını söyleyen anne Songül Demir de kızının Elazığ HDP il binasında gidip oradan terör örgütüne elaman kazandıran şahıslar aracılığıyla PKK’nın Tunceli kırsal kadrosuna götürüldüğünü belirtmiş; kızının örgütten kaçarak güvenlik güçlerine teslim olduğunu, başka çocukların kandırılarak örgüte üye yapılmasının önüne geçmek amacıyla HDP il binası önünde oturma eylemi yaptığını vurgulamıştı.

Anayasa Mahkemesince kabul edilen HDP’nin kapatılması istemli iddianamede, HDP’nin terör örgütü PKK’ya üye kazandırmadaki rolüne değinilerek evlatları dağa kaçırılan ailelerin bu ifadelerine yer verildi.

PKK’NIN İLK MİSAFİRHANESİ: HDP BİNALARI

PKK’nın dağ kadrosuna gönderilen ve daha sonra güvenlik güçlerine teslim olan terör örgütü mensupları, PKK’ya katılım yeri olarak HDP il ve ilçe başkanlıklarını gösterdiler. HDP’ye ait il ve ilçe başkanlığı binalarında bir süre yattıklarını daha sonra PKK terör örgütüne katılarak kırsala gittiklerini belirttiler.

Nitekim Eylül 2019’da Diyarbakır’da HDP binası önündeki evlat nöbeti devam ederken, parti binasından pek çok battaniye ve yastık çıkarılmıştı.

Oğlu PKK tarafından kaçırılan Rauf Biçer, Türkiye genelinde çocukları kaçırdıklarını ve il binasında yatırılıp dağa gönderildiğini söylemiş ve şu ifadelere yer vermişti:

"Siyasi parti binasında binlerce battaniye ve yastık çıkarıp götürdüler. Bütün Türkiye geneli çocukları kaçırıp, burada kayıt yapıp çocukları yatırıyor ve buradan dağa götürülüyor. Burası askerlik şubesi, siyasi parti içerisinde battaniyenin ne işi var? O yatakları dışarıdan gelen bizim evlatlarımız gibi gençleri burada yatırıyor, dağa götürüp örgüte katılıyorlar”

HDP il binasından çıkan battaniyeler.

Öte yandan terör örgütü tarafından kaçırılan oğlu Yusuf için evlat nöbeti tutan baba Celil Begdaş, oğluna ait montun, Diyarbakır HDP İl Başkanlığı binasından çıktığını açıklamış ve 16 çocuğun gelin arabası ile binadan götürüldüğüne şahit olmuştu:

“Oğlumun HDP il binasına götürüldüğünü öğrendim. Buraya geldim, kapıdaki bekçi bana içeride kimse yok dedi. Ben yine de içeri girdim. İçeride çocuklar vardı, oğlumu sordum, Hazar Gölüne gittiğini söylediler. O gün 16 tane çocuk vardı, arka kapıdan gelin arabasıyla götürdüler. Ertesi sabah tekrar gelip içeri girdik. HDP Milletvekili Saliha Aydeniz bana dedi ki “Senin oğlun hastadır, oğlunu götürmemişler, götürmüşlerse getireceğiz. Söz namus sözü, bizi düşman görmesin” dedi. O esnada yanımdaki diğer oğlum beni yukarı çağırdı, oradaki bir odanın içerisinde oğlumun montu çıktı. Dediler ki başkasınındır. Montunun iç cebinde oğlumun okul kimliği çıktı. Montumu terörle mücadele ekipleri incelemeye aldı. 7 Mayıs’ta bir daha geldim. Bana dediler ki paran varsa oğlunu getiririz. Bunu bana gençlik kolları başkanı Erol U. söyledi. 150 bin lira para istediler. Ben evimi satıp verecektim. Bir dostum bana dedi 'para verme bunlar çetedir."

PKK’YA AİT EĞİTİM NOTLARI HDP BİNASINDAN ÇIKTI

Ocak ayında HDP Esenyurt İlçe Başkanlığı binasında PKK terör örgütüne ait afiş ve posterler bulunmuş; gerçekleştirilen operasyonda ele geçirilen belgelerde, PKK’lıların ailelerine ait adres bilgileri olduğu görülmüştü.

El koyulan harddisklerin incelemesinde PKK’ya ait eğitim notları olduğu görülmüş ve terör örgütünün eylem yapan sözde özel kuvvetlerinin fotoğrafları ele geçirilmişti.

2020 yılının Ekim ayında Diyarbakır HDP İl Başkanlığı’na düzenlenen operasyonda ise PKK’lı teröristlerin bilgilerinin yer aldığı bir ajanda bulunmuştu. HDP binası önünde eylem yapan ailelerin alıkonulan çocuklarının bilgilerinin bu ajanda da yer aldığı tespit edilmişti.

HDP BİNALARINDAN DAĞLARA

PKK terör örgütünün üye toplayabilmesinde HDP kilit rol oynuyor. Örgüt bu konuda pek çok farklı yöntem kullanıyor.

PKK’YA KATILAN KADINLARIN YÜZDE 49’UNA HDP ARACILIK ETTİ

Jandarma Genel Komutanlığı tarafından Mayıs ayında hazırlanan rapora göre, PKK’ya katılan kadınların yüzde 49’una yine HDP aracılık etti.

Ailelerinden zorla koparılarak dağa götürülen kız çocuklarının yaşadıklarına yer verilen raporda, 10-15 yaş aralığındaki çocukların kaçırıldığı, 15-17 yaş aralığındaki çocukların ise manipülasyon ve propaganda yoluyla örgüte katıldığı belirtiliyor.

HDP’nin il ve ilçe teşkilatlarınca düzenlenen etkinliklerde vakit geçiren çocuk ve gençler hedef alınıyor; ilk olarak terör örgütüne aşinalığı sağlanıyor ve akran etkileşimi ile örgüte katılım özendiriliyor.

Kadınların PKK kamplarından kaçışı ise ölümü göze almaları ile mümkün olabiliyor. Zira PKK kamplarından kaçanlar, kadınlara yönelik kötü muamele, eşitsizlik ve adaletsizlik, haksız tutuklamalar, darp, taciz, tecavüz, istismar gibi durumların çokluğuna işaret ederek örgütün kirli yüzünü gözler önüne seriyorlar.

PKK’DAKİ ÇÖZÜLME ÖRGÜTTE PANİK YARATTI

Terör örgütü PKK’ya katılımın son 4 yılda yüzde 83 oranında azalması; 2020’de 53 kişinin katılım sağladığı terör örgütüne 2021 yılında 2 kişinin katılması; PKK’dan kaçarak güvenlik güçlerine teslim olanların sayısının her geçen gün artması; teslim olanlar arasında sözde üst düzey kadroların da olması, örgütteki çözülmeye işaret eden unsurlardan sadece bazıları.

Nisan ayında ağır yaralı olarak ele geçirilen, kırmızı kategoride aranan PKK’nın sözde üst düzey yöneticilerinden Fırat Şişman, PKK elebaşlarından Murat Karayılan’ın sağ koluydu. 25 yıldır PKK mensubu olan Şişman, örgütün en büyük sözde bölge sorumlularındandı. Güvenlik güçlerine PKK ile ilgili tüm bildiklerini anlatan Şişman, örgütün çöküş sürecine girdiğini, kitlenin desteğini kaybettiğini, örgüte katılımların sıfıra indiğini açıklayarak diğer teröristlere de “teslim olun” çağrısı yaptı.

İkna çalışmaları sonucu PKK’dan kaçarak Şubat ayında güvenlik güçlerine teslim olan örgüt üyesi H.K., PKK’nın Kandil kampında kaldığını belirtmiş; örgüte katılımın yok denecek kadar azaldığını, bu nedenle 2019 yılında, PKK elebaşlarından Murat Karayılan’ın “kaçmaya çalışan örgüt üyelerinin infaz edilmesi” talimatını verdiğini vurgulamıştı.

PKK’nın sözde sorumlularının kaçmak isteyenlere propaganda yaptığını, onları caydırmaya çalıştığını ifadelerine eklemişti.

Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Görevlisi Abdullah Ağar, kırmızı listedeki pek çok teröristin teslim olmasını “kişilerin örgütün içerisinde bir gelecek göremeyişi” olarak değerlendirmişti:

“Öleceğine dair empatilerinin son derece güçlenmiş olması ve yaşamış olduğu çaresizlik... Bu tür insanların çözülmesi örgüt içerisinde de büyük infiallere sebep oluyor.”

ÖRGÜTE KATILIM BİTTİ; AVRUPA’YA YÖNELDİLER

PKK’daki çözülme ve yurt içinden katılımın yok denecek seviyeye ulaşması, Türkiye’nin gerçekleştirdiği yurt içi ve yurt dışı operasyonların etkisi gibi nedenlerle üye bulamayan terör örgütü, yüzünü Avrupa’ya çevirdi.

Mayıs ayında güvenlik güçlerine teslim olan M.A., İHA/SİHA’larla gerçekleştirilen operasyonların, sınır güvenliğini sağlayan harekatların PKK’ya eleman teminini engellediğini söylemiş; bu nedenle örgütün katılım için Avrupa’ya yöneldiğini belirtmişti. Avrupa’dan katılımların özendirildiğini, buradaki faaliyetleri artırmaya yönelik talimatın ise Abdullah Öcalan tarafından verildiğini vurgulamıştı.

Almanya'da yaşayan ve kızı yaklaşık 2 yıl önce PKK terör örgütü tarafından dağa kaçırılan anne Maide Türemiş, Berlin'de bulunan tarihi Brandenburg Kapısının önünde evlat nöbeti tutmaya başlamıştı.

Kızını terör örgütünün elinden alamayan anne, HDP İl Başkanlığı binası önünde oturma eylemi yapan Diyarbakır annelerini ziyaret etmiş ve şu sözlere yer vermişti:

"Buraya gelmek boynumun borcuydu. Buranın eylem başlatması hepimize örnek oldu. Bu örneklerin devamı gelir inşallah. Burada nasıl herkes evladı için ayağa kalktıysa, umarım Avrupa'da da herkes ayağa kalkar. Çünkü PKK Avrupa'ya daha çok yöneldi.

Avrupa'daki insanların çoğu PKK'yı Kürtlere mal ediyor, PKK'yı Kürtlerin haklarının savunucusu olarak görüyorlar. PKK Kürtlerin hak savunucusu olamaz. Bunu artık Avrupa'ya göstermemiz lazım."

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER