Adnan ÖZ

Adnan ÖZ

Mail: [email protected]

FATİH ERBAKAN'I ALLAH KORUMUŞ!

FATİH ERBAKAN'I ALLAH KORUMUŞ!

Bazı konularda yazı yazmak için biraz zaman geçmesini beklerim. Bunun nedeni bir olay ya da bir durum ortaya çıktığında bundan faydalanan kim ya da kimler, bu durumdan sonra gelişmeler hangi yönde ilerliyor biraz gözlem yaparak analiz etmeyi beklerim.

Tıpkı ABD Başkanı Donald Trump’ın “Gazze bize devredilecek!” sözüne tepkileri ve gelişmeleri beklediğim gibi. Bakalım bu sessizliğin ardında teslimiyet mi var? Yoksa Trump ciddiye alınmayıp cevap mı verilmemiş? Çünkü Gazze’nin kolay lokma olmadığınıTrump’da anlaşılmış olmalı.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Sayın Fatih Erbakan,genel seçim öncesi zor bir karar almıştı ama bu sayede tehlikeyi ucuz atlattı. Ya da başka bir deyişle onu Allah korumuş.

Şöyle bir düşünelim: bir partinin genel başkanısınız ve iktidar partisini eleştiriyorsunuz. “Şunları şunları yanlış yapıyor, biz iktidara gelince şunları şunları yapacağız.” diyorsunuz.

Ve fakat ülkenin seçim sistemi belli bir potansiyele sahip olmayan birini ya da bir siyasi partinin tek başına iktidara gelmesini neredeyse imkânsız hale getirmiş durumda.

O zaman ne olacak? Yabir ittifak içinde yer alacaksınız ya da seçilip seçilmeme durumuna bakmaksızın Cumhurbaşkanı adayı olacak ve sonuçlarına katlanacaksınız.

Sayın Erbakan kritik bir dönemeçte alınması çok zor bir karar almıştı ama sonucuna bakılınca bu kararın doğru bir karar olduğu görülüyor.

Biraz açalım, Türkiye’de kutuplaşma ve “O gelmesin!” algısı üzerinden siyaset yürütüldüğü için maalesef ehliyet, liyakat ve sadakat önceliklerimiz arasında yer alamıyor.

Dolayısıyla millet iki kutup arasında, sanki iki değirmen taşının içinde kalmış buğday tanesi gibi öğütülüyor. Hal böyle olunca Sayın Erbakan, Cumhurbaşkanı adayı olsa bile kazanma ihtimali yok denecek kadar azdı.

Sayın Erbakan şayet Cumhurbaşkanı adayı olur da, aldığı oy ile Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanlığından düşmesine sebep olursa ne olacaktı? Pek iyi olmayacağı kesindi.

Neden mi? Çünkü CHP Hamas için “terörist!”, Sayın Cumhurbaşkanımızda Hamas için “mücahit!” diyordu. Bir de reis taraftarları, “Reis düşerse Gazze düşer. Apoyu çıkaracaklar, PKK uzantıları ile gizli ittifak yapanlar mı, yoksa PKK’yı bitirecek olanları mı seçeceksiniz?” diye propaganda yapıyordu.

Bu şartlarda Yeniden Refah tabii ki Sayın Erdoğan’ı destekleyecekti. Seçim sükûnet içinde fakat ikinci tur ile sonuçlandı. Artık Gazze’yi düşürmeyecek, Apoyu dışarı salmayacak ve PKK terör örgütü ile pazarlık etmeyecekler seçilmişti. En azından Cumhur İttifakı üyeleri derin bir oh çekmişti.

Ve fakat işler değişti, Gazze yerle bir oldu ve Apo’ya özgürlük talebi Cumhur İttifakı içinde bulunan, en milliyetçi partinin Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin ağzından dökülen sözler ile dillendirildi.

Devlet yönetiminin bakkal dükkânı yönetmek gibi olmadığını biliyoruz. Bu yapılanlar devlet aklı mıdır yoksa Siyonist aklı mıdır bize karanlık. Apo olayı ve Gazze yıkım kararı ne zaman alınmış onu da bilmiyoruz. Şayet daha önce alınmış bir karar ise o zaman seçimi Millet İttifakı da kazansa değişen bir şey olmazdı.

Şimdi soralım: Sayın Erbakan, Sayın Erdoğan’ı desteklemese ve Cumhurbaşkanlığından düşüşüne sebep olsaydı ne olurdu? Sayın Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanı olsaydı, Gazze ve Apo meselesi bugünkü gibi olsaydı Cumhurİttifakı taraftarları hep bir ağızdan “Senin yüzünden bunlar yaşanıyor Fatih Erbakan, başın göğe erdi mi?” demez miydik?

Evet aynen öyle derdik ve “Nerede bu devlet?” diye slogan eşliğinde ortalığı ayağa kaldırmaz mıydık? Şimdi neden mi eylem yapmıyoruz? “Bir şey yapılabilecek olsa Reisimiz zaten yapardı.” diye düşündüğümüz için olabilir mi?

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar