
Bedenimizdeki kanayan uzvumuz Gazze. Bir yandan Gazze'nin içler acısına mı üzülelim yanalım yoksa ekmeğini, suyunu bu topraklarda yiyip içip sonrada İsrail saflarından yer almak için Gazzeli mücahitler ile savaşmaya giden hainlere mi sitem edelim.
Dün sosyal medya hesabımda gezinirken muhtemelen Türk vatandaşı olan bir yahudinin Sabiha Gökçen Havalimanı'na inişi sırasından gözaltına alındığı haberini okudum. Bu kişinin karakolda ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılmış, Gözaltına alınma sebebi ise İsrail ordusunda zorunlu askerlik görevini yapmakmış.
İsrail ve Filistin arasındaki savaş, bir savaştan daha çok Filistinlileri yok etmek için yapılan bir katliama, soykırıma dönüşmüştür. Özellikle 7 Ekim Aksa Tufanı'ndan sonrada bazı yahudi Türk vatandaşlarının Filistin topraklarına İsrail saflarından yer almak için gittiği iddiaları gündeme gelmişti. Bu durum, Türkiye iç kamuoyunda ciddi bir tartışma yaratmış ve söz konusu kişilerin vatandaşlıktan çıkarılması gerektiği yönünde görüşler öne sürülmüştü.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve 5901 sayılı Türk Vatandaşlık Kanunu’na göre vatandaşlıktan çıkarma, belirli suçların işlenmesi halinde mümkündür. Türk Vatandaşlık Kanunu’nun 29. maddesine göre, “Devlete karşı görevlerini yerine getirmeyen veya yabancı bir devletin ordusunda izinsiz olarak görev yapan kişiler” vatandaşlıktan çıkarılabilir.
Bu çerçevede, İsrail ordusuna veya İsrail’in yanında savaşan herhangi bir askeri güce katılan Türk vatandaşlarının vatandaşlıktan çıkarılması hukuken mümkündür. Ancak bunun uygulanabilmesi için resmi makamların bu kişilerin eylemlerini tespit etmesi ve ilgili süreçleri başlatması gerekmektedir.
Filistin meselesi Türk milletinin hassas konusudur. Filistin topraklarına İsrail saflarında savaşmaya giden kişilerin vatandaşlıktan çıkarılması, Türk milletinin de yüreğindeki kızgınlığı az da olsa yumuşatacaktır.
Filistin'e gidip İsrail adına askerlik yapan ya d savan kişilerin geri dönmeleri halinde Türkiye’nin ulusal güvenliğine yönelik oluşturabilecekleri tehditler de göz önünde bulundurulmalıdır. Türkiye Devleti' de bu tehdidi asla göz ardı etmemelidir.
Bir ülkenin vatandaşlarının başka bir devlet adına savaşmak için kendi ülkelerinden ayrılmaları, hem ahlaki hem de etik açıdan sorgulanması gereken bir durumdur. Filistin'e savaşmaya giden bireylerin motivasyonları kişisel olabilir, ancak bir devletin kendi vatandaşlarının başka bir ülkenin ordusunda görev almasını asla kabul etmemelidir. Türkiye’nin bu konuda tutarlı bir politika izlemesi ve farklı ülkelerde savaşan vatandaşları için benzer yaptırımları değerlendirmesi önemlidir.
Filistin’e savaşmaya giden Türk vatandaşlarının vatandaşlıktan çıkarılması, hukuki açıdan mümkündür. Türkiye’nin hem iç hem de dış güvenliği için bu konuda ivedilikle hareket edilmedir. Türk toplumunun da hassasiyetleri dikkate alınarak bu konuda kapsamlı bir değerlendirme yapılmalıdır. Türkiye’nin uluslararası yükümlülüklerini göz önünde bulundurarak hareket etmesi ve benzer durumlar için bir emsal oluşturacak kararlar alması gerekmektedir.
Kısaca ve net olarak, Filistin topraklarına gidip İsrail yanında Filistinliler ile savaşan her kim olursa olsun Türk vatandaşlığından çıkarılmalıdır.
Facebook Yorum
Yorum Yazın