Küresel dayatma diye düşündüğüm bu tip günleri ve etkinlikleri pek tutmam ama bu Cittaslow küreselleşmeye karşı verilen bir mücadelenin ürünü olarak ortaya çıkmış.
Cittaslow İtalya’da başlayan bir akımmış. Başlangıçta küreselleşmeye ve kültür emperyalizmine karşı yerel lezzetleri ön planda tutmak maksadıyla çıksa da devamında yapılan çalışmalar beraberinde sakin şehir olma fikrini deprojeye ilave ettirmiş.
Dünyada 32 ülkede 283 Sakin Şehirin olduğunu internet kaynaklarından öğrendim. Etkinlikler bütün Sakin Şehirlerde aynı anda başlatılıyormuş.
Türkiye’de de Sakin Şehir ünvanı alan 21 yerleşim yeri varmış ve bu yerlerden birisi de Gerze’ymiş. Aynı anda dünyada ve Gerze’de başlayacak olan etkinliğe yazar olarak bizde Seda Atalay Hanım aracılığı ile davet edilmiştik. Samsun’dan Bengül Alkan, Kenan Koç ile birlikte günübirlik programa iştirak ettik.
Bizim dışımızda Sinop Yazarlar Derneği üyesi yerel yazarlarda masaları başında imzaya hazır bir şekilde okurlarıyla buluşmayı beklediler.
Gerze için “Çok okuyan bir şehir. Kitaba ilgi diğer şehirlere göre daha yüksek.” demişlerdi fakat gördüğümüz kadarıyla ilgi diğer şehirlerden pek farklı değildi. Görüştüğümüz yazar arkadaşlar Gerze’de 4 kütüphane olduğunu ve Gerzelilerin kütüphanede okuduklarını ya da kütüphaneden emanet aldıkları kitapları okuduklarını söyledi.
Gerze şehri tabiri caizse burnumuzun dibinde olduğu halde şehir merkezine daha önce hiç gitmediğimi farkettim fakat girişte tipik bir sahil şehri gibi sıkışık ve sıradan yapılarla karşılaşınca biraz şaşırdık.
Cittaslowbelli kriterlere sahip şehirlere verilen bir ünvanmış. Çok kriter var fakat kriterlerden birini de şu şekilde tarif ediyorlar “Bahçe içerisinde müstakil yaşam alanlarının olduğu şehir.”
Gerze’nin Samsun tarafından girişi sıradan gibiydi ama diğer tarafı farklı bir mimariye sahipmiş ve bu bölgede genelde Gerze’ninyerli halkı ve zengin kesimi ikamet ediyormuş.
Bu bölge yangın evleri diye anılıyor. 1956 da çıkan bir yangında bölgenin tamamı yanmış ve 21 insan hayatını kaybetmiş. Yangın sonrası bu bölge yeniden imar edilmiş. Tabii ki çok acılar çekilmiş, çok ilginç anılar yaşanmış ve çok hatıralar birikmiş Gerze’de.
Etkinlikte kadınların marifetli elleriyle ürettikleri oyuncaktan ahşap oymacılığına, yağlı boya tablodan farklı farklı yiyeceklere onlarca çeşit ürün vardı.
Açılışa Sinop Valisi Erol Karaömeroğlu eşi Filiz Hanım ile birlikte katıldı. Ayrıca Gerze Kaymakamı Tekin Dündar, Gerze Belediye Başkanı Cevat Şensoy ve Yakakent Belediye Başkanı Hüseyin Kıyma da katıldı. Başka katılan var mıydı bilemiyorum benim tanıştıklarım bunlardı. Protokol birlikte stantları dolaştı ve bolca sohbet etti.
Gerze insanının sakin olup olmadığını test etmek için aracımla birkaç kez birkaç yerde durdum. Peşimden gelen araç şoförlerinin tepkisini ölçmek için. Gördüm ki hepsi sakin sakin bekledi. İnsanlar her konuda bize yardımcı oldular.
Bizim için faklı bir deneyim oldu.Farklı insanlarla ve güzel yazarlar ile tanıştık. Belki kitap satışı bakımından istediğimiz olmadı ama yeni şeyler öğrenmenin ve yeni insanlar tanımanın mutluluğunu yaşadık.
Önemli olan güzel şeyler yaşamak. Biz de mutlu şehir Sinop’un sakin ilçesi Gerze’de bir günü dolu dolu ve güzelliklerle geçirdik.
Facebook Yorum
Yorum Yazın