Rahmetli Erbakan Hocamın Hak’ka yürüyüşünün onuncu sene-i devriyesi. Mekanı cennet olsun inşallah. Erbakan Hocam yerliydi ve milliydi. Müslümanların sorunlarının Müslüman ülkeler tarafından çözülmesi gerektiğini savunuyordu. “Biz sorunlarımızı çözemezsek birileri gelir kaşır hiç çözülmez.” diyordu.
Evet öyle de oldu. Terörle mücadeleye otuz yılda iki trilyon dolara yakın kaynak akıttık. O kaynağın ülkemizin kalkınmasında kullanabilseydik Türkiye ekonomisi nerelerde olurdu bir düşünün.
Osmanlıya bağlı yani bizim manevi bağımız olan o toprakların çoğunluğu adeta kan gölüne döndü. Oysa hocam bu konuda da bizi yıllar önce uyarmıştı.
Başbakanlığı döneminde denk bütçe yapan ve her ürüne, her çalışana hakkını fazlasıyla veren Erbakan hocamı indirmek için neler yapıldı o günleri yaşayanlar biliyor. Refah yol hükümetinin yıkılışının kısa vadede maliyeti yaklaşık üç yüz milyar dolar olmuştu. O hükümet devam edebilse bugün ülkemizin durumunun çok daha iyi olacağı aşikârdı. 28 Şubat Darbesi’nin manevi kayıpları da cabası.
19 yıldır ülkemizi Milli Görüş geleneğinden gelen Sayın Erdoğan yönetiyor. Çok büyük ve çok güzel hizmetler yapıldı. Havaalanları, hastaneler, köprüler, tüneller, tüp geçitler, yollar, savunma sanayindeki gelişmeler, KKTC’deki Kapalı Maraş’ın açılması, başörtüsü sorununun çözülmesi ve Ayasofya’nın camiye dönüşmesi gibi hizmetler takdire şayandır.
Bunların yanında 19 yılda yitirdiklerimiz de var. Kazançlarımızın çoğunluğu maddiyken kayıplarımızın çoğunluğu manevidir ve belki de bunun acısı ve sıkıntısı ilelebet sürecek.
Rahmetli Erbakan Hocam, insana hizmetin beşikten mezara devletin görevi olduğu fikrini benimsetmiş büyük bir devlet adamıydı. Artık hiçbir partiden, yani hangi partiden olursa olsun hizmet etmeyen belediye başkanının tekrar seçilme ihtimali kalmadı. Dolayısıyla seçilen her belediye başkanı en güzel hizmeti etmek zorunda.
Erbakan Hocam milletin ufkunu açmış Türklerinde her şeyi yapabileceğini göstermiştir. Tabii ki bunun kıymetini bilemeyişimiz büyük bir kayıptır.
ERBAKAN HOCAMA SAYGIYLA
Çalışan ihya oldu, cepleri para doldu.
Yokluk çeken kalmadı, hepsi de mutlu oldu.
Bolluk bereket geldi, herkes bir yuva kurdu.
Mutfaklar şenlendi, herkeste huzur buldu.
Besmele ile başladı, denk bütçeyi yaptı.
Faizcilerin hortumunu hemen koparttı.
Her şey güzel giderken birden bire ne oldu?
Hocayı yıkmak için kimler ‘çeteler’ kurdu?
Türkiye tarihine kara bir leke oldu.
Düzelen ekonomi ‘hainlerce’ bozuldu!
Milletin parası birkaç azgına aktı.
Bir iş yaptığını sananlar öylece baktı.
Aradık seni hocam aradık bulamadık.
Yanıldık biz, yoluna yoldaşın olamadık.
Sürüklendik meçhule seninle kalamadık.
Bizi affedin hocam kıymetin bilemedik.
Kurduğun tüm tesisler birer birer satıldı.
Üretimi bıraktık yiyip içip yatıldı!
İthalata yöneldik borca borçlar katıldı.
Sonunda ekonomi tepetaklak çakıldı!
“Üretmeden olmaz, çok üretelim” diyordun.
Başımıza geleceği, belli biliyordun.
Seni anlamasa da milleti seviyordun.
Davana hizmet için ömrün boyu yoruldun.
Mekanın Cennet olsun hakkımız sana helal.
Cennette komşun olsun Habeşistanlı Bilal.
Sen yerli olmasaydın olur muydu ihtilal?
Umarım ki edersin bize hakkını helal.
Facebook Yorum
Yorum Yazın