Kaldığımız yerden devam edelim.Üniversitelerimizin nitelikli eleman yetiştiremediği konusunda iddiaları hepimiz duymuşuzdur. Bizimde şahit olduğumuz durumlar olmuştu. Özellikle pratik eğitim alınması gereken bölümlerde sıkıntı yaşandığını biliyoruz. Üniversite mezunlarının ekseriyetinin teorik olarak yeterli eğitim alsa bile pratik yapmadan mezun olduğu söylenmektedir. Dolayısı ile pratik eğitimininde verilmesi önemlidir.
Allah aşkına bir düşünelim! Bu niteliksiz üniversite mezunu gençlerimiz, ellerinde bir diploma ya da bir etiketleri olmasının dışında hayatını idame ettirme konusunda işine fazla yaramayacak bir okulu okuyarak hem paralarını hemde en üretken olabilecekleri yaşlarında zamanlarını harcamıyorlar mı?
Bir yerde tezgahtar olabilmek için üniversite okumaya gerek var mı? Herkes üniversite okuyacak diye bir şey var mı? Bu durum çocuklarımıza ortaokul son sınıfta iyice anlatılmalı. Bu anlatı tavsiye gibi değil de soru sorup gençlerin sorgulamasını sağlamak şeklinde olmalı. Çünkü gençlerimizin kimsenin tavsiyesini dinleyecek ruh hali yok. Hatta gençlerimizde tavsiye ters de tepebiliyor bu konu mutlaka işin uzmanları tarafından yapılmalıdır.
1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu’nda Türk milli eğitiminin genel amaçlarında ikinci maddede “Türk Milli Eğitiminin temel amacı, Türk milletinin bütün fertlerini,üçüncü ilgi, istidap ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi, beceri, davranışlar ve birlikte iş görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak ve onların kendilerini mutlu kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak görevi” diyor.
Peki durum böyle olduğu halde bu günkü durumu nasıl izah edeceğiz?
Algıda devrim yapılmalı ve “Herkesin üniversite okuması gereklidir,” düşüncesi yıkılmalıdır. Bunun için ilgili bütün bakanlıklar gerekli çalışmayı ivedilikle yapmalıdır. Samsun’da bazı çalışmaların yapıldığını sevinerek görmekteyiz ama bu çalışmalar Samsun Valisinin organizesiyle birlikte yapılmalıdır ki, ivedi bir çözüm üretilebilsin. Aksi takdirde herkes kafasına göre iş yapmış olur ve bir sonuç almak kolay olmaz.
Samsun’da 56 meslek lisesi olduğunu öğrendik. Her lise her yıl 100 kalifiye insan yetiştirse senede 5600 kişi eder. Sadece SAMPA’nın 8 yıl içinde 10.000 elemana ihtiyacı olacağı konuşulmakta. Samsun’da birçok firmanında kapasite artırımına gideceğini sevinerek duyuyoruz. Dolayısıyla bu firmalarımızın eleman ihtiyacını ivedi bir şekilde gidermek hepimizin görevidir.
Ve fakat bu görev öncelikle vali, rektörler, belediye başkanları, il ilçe milli eğitim müdürleri, sanayi ve ticaret odası başkanı ve iş insanları derneklerinin görevidir.
Şuan dünyada üretim sıkıntısı yaşanmakta. Dolayısıyla üretim yapan bütün firmalarımızın kapasite artırımı teşvik edilmeli ki bu pandemi krizini fırsata çevirebilelim.
Ne kadar çok üretim o kadar istihdam. Ne kadar istihdam o kadar kalkınma. Ne kadar kalkınma o kadar huzur.
Biz, durumu ortaya koyup çözüm üretilsin diye birkaç tavsiyede bulunduk. Tabii ki işin ilgilileri daha iyisini bilirler. Umarız herkesin bildiği ve dillendirdiği bu sorunların çözümünü üretirler.
Facebook Yorum
Yorum Yazın