Serdar ARSEVEN

Serdar ARSEVEN

Mail: [email protected]

Özgür Özel’e saldırı üzerine

Neresinden bakarsanız bakın tezgâh kokuyor.

Pis tezgâh.

Bu memleketteki birçok cinayette, provokasyonda kimilerinin “Kürt Sorunu”, kimilerinin de “Kürdün Sorunu” olarak nitelendirdiği mesele var.

Eşref Bitlis’ten Uğur Mumcu’ya, Turgut Özal’dan Muhsin Yazıcıoğlu Başkan’a kadar…

Merhumların başlarına gelenler bu meseleyle ilgili.

Birileri, “Terörsüz Türkiye”yi istemiyor, zira, bu mesele “silah bıraktın, bırakmadın!” ile halledilebilecek bir mesele değil.

Zaman zaman dikkat çektiğimiz “gerçek” var bir kere; PKK Terör Örgütü, dünyanın en büyük “illegal uyuşturucu kaçakçılığı” yapılanması.

Pis ticaretin hem “transit” hem de “hedef” ülkesi Türkiye.

Bizi zehirliyorlar ve bizim “köprü” pozisyonunda olmamızdan istifadeyle dünyayı zehirliyorlar.

Bu pis ticaret için en uygun, en kestirme yol, Anadolu.

Bizim Emniyet, Narkotik, operasyonlarıyla dünyaya parmak ısırtıyor, müthiş işler yapıyor ama belâ ve kirli kazanç miktarı o kadar büyük ki ne kadar başarılı operasyonlara imza atarsanız atın, ancak bir bölümüne engel olabiliyorsunuz…

Bunun yanı sıra “organ ticareti” denilen kirli alanda da, terör örgütü ve bağlantılı genel, yerel şebekeler var.

Öyle ki, Avrupa’nın neredeyse her noktasında teşkilâtlı bir yapı.

Şer odaklarının iştahlarını kabartan bu kirli ticaret ağlarının yanı sıra, bir büyük mesele de, en büyük mesele de Soykırımcı İsrail Terör Örgütü’nün yayılmacı emelleri.

PKK Terör Örgütü, Siyonizm’in kurdurduğu bir yapı.

Arkasındaki destek, akıllara, hayallere durgunluk verecek cinsten.

Türkiye, İsrail Terör Örgütü’tün kirli emellerine “takoz” koyacak adımlar attıkça hedefe yerleştiriliyor.

Karıştırılmak isteniyor.

Klâsik, modern, postmodern, dostmodern darbelere, cinayetlere uğruyor.

Özgür Özel’e yönelik saldırının, “Terörsüz Türkiye” sürecinin önemli aktörlerinden Sırrı Süreyya Önder’in vefatının ardından, Atatürk Kültür Merkezi’ndeki tören sırasında meydana gelmesi, ilk anda böyle bir düşünce oluşturdu bende.

Yani, olayı duyar duymaz dedim ki ilk tepki olarak:

“Yine bu mesele!”

“Bir taşla kuş katliamı yapacak hangi odak tezgâhladıysa…”

“Terörsüz Türkiye” sürecine hasar verme potansiyeli bulunan bir eylem.

Ayrıca..

“Telef” kelimesini, bundan önceki CHP genel başkalarının uğradıkları sandık yenilgilerine atıfla dile getiren Sayın Erdoğan’ı bunun üzerinden yıpratmak için bir malzeme.

Son zamanlarda iyice hareketlenmiş ve hararetlenmiş kitleleri tahrik etmek için malzeme.

Nasıl olsa sosyal medya ortamı da var değil mi; o taraftaki ya da bu taraftaki fanatiklerin, ağzından çıkanları kulakları duymazların saçma sapan işleri de kirli amaçlara katkıda bulunur nasılsa!

Çocuklarının katili kirli eylemcinin elini kolunu sallayarak dolaşması da, üzerinde tepinilecek bir malzeme…

 Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Özgür Özel’e saldıran herifin eski mevzuata göre tahliye edildiğini belirtip, “Aynı suçu bugün işleseydi 36 yıl yatacaktı!” dese de…

İşin bu kısmını kaç kişi dinler ki!

*

Caninin ifadelerini görmüşsünüzdür.

Diyor ki, “Ben daha önce yemek kartı için CHP’ye başvurdum. Ancak partili olmadığım için yemek vermediler. Bundan dolayı da  uzun zamandır sinirliydim! CHP’nin sokağa gençleri çağırmasıyla ilgili daha önceden biriktirdiğim siniri içimde muhafaza ediyordum. Taksim’de kaldığım apart otelden çıktım, oraya gittiğimde saldırı niyetim yoktu. Gördüğüm anda sinirlerime hakim olamadım!”

Ne tezgâh ne tezgâh!

“Özgür Özel’e ülkeyi karıştırmaya çalıştığı için” kızmış!..

Bunun için de ülkeyi karıştıracak bir eylem yapmış!..

Yemek kartına muhtaç olacak kadar fakirmiş ama

Taksim’deki bir apart otelde kalıyormuş.

Ağabeyinin dediğine göre koyu Atatürkçüymüş!

X

Ne tezgâh ne tezgâh…

“Hazırlanmış bir ifade”!

Ve bir de…

Sıcak saatlerde, bir “sivri dilli politikacı” tarafından gündeme taşınan“Osmanlı Torunuyum dedi” uydurmasına da dikkat edelim.

Belki de o politikacı, etraftaki bir takım provokatörlerin oyununa geldi, belli mi olur!

*

Özgür Özel’e saldırı “bir meczubun işi” denilerek geçiştirilemez.

Devletimiz buna müsaade etmez.

Olayın bütün ayrıntıları yakında ortaya konulur.

Bu kirli eylem dolayısıyla “siyaset dünyamız” da önemli bir sınavdan başarıyla geçti, bunu da belirtelim son satırlarda.

Özgür Özel, kışkırtmalara kapılmadı.

İktidar çevreleri, “tepki”nin dozunu düşük tutmadı.

*

Özellikle Özgür Özel’in “Bu, siyaset kurumuna yapılmış bir saldırıdır!” cümlesi önemliydi.

Bu ülkede daha nice tezgâhlar kurulacak.

Ve biz hepsini, hep birlikte aşacağız İnşaAllah.

Geçmiş olsun saldırıya uğrayana ve lânet olsun tezgâh kuranlara!

Facebook Yorum

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar