Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu herkesin saygısını kazanmış bir siyasetçiydi. Şehadetinin 13. yıl dönümü münasebetiyle Alperen Ocakları Samsun İl Temsilciliği bir anma programı düzenledi. Çok sayıda davetlinin katıldığı programa bizde icabet ettik.
Muhsin Başkanın ölümü kimilerine göre kaza gibi görünse de sabotaj ya da suikast olma ihtimali çok yüksek. Bu olaya kaza desek bile sonraki süreç kabul edilebilir gibi değil ve suikast olma ihtimalini güçlendiriyor.
Ve fakat araştırılması için davalar açıldı kovuşturmaya gerek bile görülmedi ama15 Temmuz sonrası açılan davalarda ceza alanlar oldu. Dönemin Kayseri Valisinin “Kaza yerine ulaşıldı, Muhsin Bey ve arkadaşları yaralı olarak ambulans helikopter ile sağlık kuruluşuna götürülüyor,” açıklamasının kaynağı olan bir istihbarat müdürü mahkemede lakayt bir şekilde “Ben televizyonların alt yazı geçtiğini gördüm ve valiliklere bildirdim,” diye ifade vermiş. İşin öyle olmadığını hepimiz biliyoruz...
Dönemin şartları göz önünde bulundurulduğunda bunun suikast olma ihtimali güçleniyor. Zaten FETÖ’ye karşı Muhsin Yazıcıoğlu’nun tavrı da ortadaydı. Bu kadar açık delile rağmen bu olayın aydınlatılamamış olması bu ülkenin ayıbı değil mi?
Ülkemiz çok faili meçhul yaşadı ve hemen hemen hepsi karanlıkta kaldı fakat bu olay bari aydınlatılmalıdır. Bu olay sadece BBP yetkililerin ve Alperen Ocaklarının meselesi değil bütün ülkenin meselesi olmalıdır.
Programa organizasyon heyetinin dışında 4 konuşmacı katıldı. Anma programında bazı konuşmacıların özellikle altını çizerek ve Kudüs’ün son bekçisi Onbaşı Hasan’ı da örnek vererek sadakatten bahsetmesi çok eğreti durdu ve bizler için “Ahkam!” hükmündeydi.
Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ile birlikte siyaset yapma şansım olmasa da tokalaşıp hal hatır sorma imkanı bulmuştum. Muhsin başkanın “Bir saniyesine bile hükmedemediğimiz dünyada fırıldak olmanın anlamı yok,” sözü hiç unutulmayacak.
Rahmetli Muhsin Başkanın aldığı oy az ama gördüğü saygı aldığı oya göre çok büyüktü. Muhsin Başkan dava arkadaşlarına partiyi ve insanları putlaştırmamaları gerektiğini söyleyerek “Eğilirsem düzeltin, düzelemeyecek kadar eğilirsem beni terk edin,” diyecek kadar güzel ve büyük bir liderdi.
“Namlusunu millete doğrultan tanka selam durmam,” diyerek herkesin brifingler aldığı ve “Emredersiniz,” deyip bir makam kapmaya çalıştığı bir dönemde milletine ve demokrasiye sahip çıkacak kadar da yürekli bir insandı.
İnşallah tez zamanda bu suikast aydınlatılır. Aydınlatılsın ki hukuka ve adalete azalan güven yeniden yeşersin. Muhsin Yazıcıoğlu tarihte yerini almıştır ve bunu kimse yok edemez. Umuyoruz ki şehittir ve Peygamber Efendimize komşudur. İnşallah ektiği tohumlar yetişmeye ve yetiştirmeye devam edecektir.
Facebook Yorum
Yorum Yazın