Siyaset kimileri için makam mevki sahibi olabilmenin bir basamağı olarak kullanılsa da siyasetin asıl gayesi millete hizmet etmektir.Günümüzde herkesin bir fikrin veya bir idealin peşinde koşacağım diye bir düşüncesi yok. Bunu kabul etmek zor gelse de bu durum maalesef bugünün bir gerçeğidir.
Siyaset ciddi bir iştir dedik ama bundan millete somurtmak ve tepeden bakmak anlaşılmasın. Birilerini üzen ve canını acıtan konularda konuşacaksanız ciddiyeti elden bırakmamak gerekir. Yani ağzınızdan çıkanı kulağınızın duyması ve vicdanınızın tartması gerekir.Mesela millet açısından kötü bir haberi ya da yapılan bir zammı müjde gibi ve gülerek vermemelisiniz.
Siyasi partiler tabiri caizse pompanın önüne koyacağı kişilere dikkat etmelidir. Yani partiyi temsilen konuşanlar ne söylediğini bilen, söylediğinin nerelere gidebileceğini düşünen kişiler olmalıdır.
Atalarımız “Söz gümüş ise sükut altındır,” ve“Biliyorsan söz söyle inansınlar, bilmiyorsan sus adam sansınlar,” demişler. Altta vereceğim iki örnek atalarımızı birkez daha haklı çıkardı.
“Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği, her evde huzurun ve mutluluğun olduğu Türkiye’yi getireceğiz. Yani adil bir düzeni getireceğiz. Ne ezen ne ezilen insanca hakça bir düzeni getireceğiz,” diyen Sayın Kılıçdaroğlu Saadet Partililerin bile takdirini kazanırken“Bu zamların oluşmasında bizim bir dahlimiz yok. En büyük dahil Cumhuriyet Halk Partisinde, ben şimdi bunu söylüyorum da...” diye zırvalamaya devam eden Ak Parti Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı ise Ak Partililer dahil herkesin tepkisini çekti. Çamlı’ya,“Siz iktidar olduğunuz halde zamları CHP yapıyorsa siz ne iş yapıyorsunuz?” diye sorsalar ne cevap verir merak ediyoruz.
Özellikle Cumhur İttifakı mensupları iktidarda kalmayı istiyorlarsa söylediği sözleri tartarak konuşmalı. Çünkü son günlerde yaşanılan zamlar ve dövizdeki artış zaten milletin canını burnuna getirdi. Bir dokunan bin ah işitiyor. Bir de birilerinin akıllarıyla alay eder gibi konuşması milletin canını daha da sıkıyor.
Ve fakat Cumhur İttifakı mensuplarının sanki iktidarda kalmak istemiyormuşçasına açıklama yapmaları kafaları karıştırmıyor değil. Nereden mi çıkarıyorum? İstanbul seçimleri nasıl kaybedildi biraz analiz yapılsa her insan bunu anlar ve ona göre söz söyler, ona göre hareket eder.
Özetlersek herkes diline dikkat etmeli. Söylediği sözler toplum tarafından kabul görüyor mu yoksa tepki mi çekiyor iyi hesaplamalı. Millet İttifakı mensupları da bu ülke vatandaşı, bu ülkede vergi ödüyor ve bu ülkede yaşıyor. Onları küçük düşürmek için Zillet İttifakı demek, her muhalefet edene devlet ve vatan düşmanı terörist muamelesi yapmak ne getirir ne götürür iyi hesaplamak gerekir.
Eskiden gerginlik siyaseti sayesinde seçim alınmış olabilir ama artık toplum bu kutuplaşma üzerine kurulu siyaseti de dili de benimsemiyor. Bu dil bu üslup devam ederse göreceksiniz bu seçimde de pirim yapmayacak. Bizden uyarması dikkate alınır alınmaz o işin başındakilerin bileceği bir şey. Hani bir deyim var ya “Benim adım Hıdır elimden gelen budur,” diye bizim elimizden de bu geliyor.
Güzrl düsünen güzel yazar. Tebrikler.