Geçen hafta yazmış olduğum DAVA/ SİYASET/ POLİTİKA! Başlıklı yazımız çok büyük ilgi gördü. Gerek sosyal medyada yapılan yorumlar gerek ise özelden yapılan yorum ve eleştiriler bu yazıyı da yazmamı kaçınılmaz kıldı.
Yazımızın geneli beğenilmiş ve birçok insan tebrik etti. Bazıları da “duygularımıza tercüman olmuşsun” deyip teşekkür etti ama bazı arkadaşlar bir konuda eleştiri getirdiler. Onu da bugünkü yazımızın başlığına taşıdım, bugünkü yazımızda da “Siyaseti kim yapacak?” sorusuna cevap vermeye çalışalım.
Geçen haftaki yazımızda özetle şunu demiştik. “Hiçbir siyasiye hak ettiğinden fazla değer verip farklı anlam yüklemeyin. Diğer siyasileri eleştirirken hakaretten kaçının ve sizin siyasilerinizi överken onları ‘putlaştırmayın!’. Büyük ve köşeli konuşmaktan kaçının. Çünkü yarın birlikte siyaset yapmak zorunda kalabilirsiniz ve sizin gibi düşünenleri ‘vatansever!’ diye düşünüp farklı fikre sahip olanları da ‘ihanet ile!’ suçlamayın”
Siyasette gençlere ihtiyaç olduğu bir gerçektir ama tecrübeli insanlara da ihtiyaç vardır. Gençlerin enerjisi ve teknoloji bilgisi ne kadar değerliyse, edinilmiş tecrübe de en az onlar kadar önemlidir.
Siyaset yaparken harcadığınız paranın ve siyasete ayırdığınız zamanın hesabını bir gün pişman olup soracaksanız siyaset yapmayın. Yani inanmadığınız bir işi yapmayın veya inanmadığınız yolu yürümeyin. İnanarak harcadığınız ne paradan ne de zamandan pişmanlık duymazsınız.
Biz, rahmetli Erbakan Hocamın “Bizim derdimiz dinimiz, dinimiz de insanlara faydalı olmayı emrediyor. Bunu hedefleyerek siyaset yapın,” sözünü önemseyip kendimize düstur edindiğimiz için yaptığımız işten bir konu hariç hiç pişmanlık duymadık.
Siyaset yaptığım sürece tek pişmanlığım, bazen kişileri hedef alıp ağır eleştiri yapmamız ve kendimize güvenden olacak büyük ve köşeli konuşmamızdır.
Yüce Allah öyle büyük ki insanı sözüyle imtihan ediyor. Hem de bu imtihanı öyle zamana da bırakmıyor. Gençler tabii ki siyaset yapmalı. Onlar bizim istikbalimiz ve umudumuzdur.
Gençlerden beklentimiz şu ki ölçülü, adil ve ahlaklı davranmalarıdır. Rakip siyasi parti başkanları bir iş yaptığında ya da bir söz söylediğinde onları eleştirmeden önce “ Bunu benim başkanım yapsa ya da bu sözü benim başkanım demiş olsa tavrım ne olur?” diye düşünmeleridir.
Siyaseti kimler yapacak? Siyaseti fikrine yakın olduğunu düşündüğü ya da ülkeye faydalı hizmetleri olacağını düşündüğü siyasi partilerde genç kızlarımız, kadınlarımız, genç erkeklerimiz ve abilerimiz hepsi yapacak. Siyaseti vatanını, milletini, devletini seven herkes yapmalıdır.
Zaten siyaset yapmak isteyene sınırlama getirmek ne haddimiz ne de hakkımız olamaz. Siyaset yapan insanların maddi ya da makam kazancı olmasa bile edindiği sosyal çevre ve en önemlisi de edindiği tecrübenin maddi olarak karşılığı yoktur. Bunun için bile siyaset yapılabilir.
Facebook Yorum
Yorum Yazın