Söz bitti, kelimeler tükendi, ey kıyamet kop artık!

SiyoNazi terör devleti İsrail, tam 60 gündür katliam yapıyor. Yeni Şafak, 60 gündür bu terörist devletin soykırımını manşetten duyuruyor. Vahşetin başladığı günden beri elimiz başka haberlere gitmiyor, dilimiz başka haberleri okumak için dönmüyor, gözümüz başka haberleri görmüyor, kulağımız diğer haberleri duymuyor...

İsrail’in katliamlarını anlatmak için söylenecek söz kalmadı. Vahşeti ifade edecek kelimeler tükendi. Tarifi imkânsız, izahı mümkün olmayan bir canilikle karşı karşıyayız. Meslek gereği bakmak zorunda olduğumuz fotoğraflar yüreğimizi parçalıyor. İzlemek mecburiyetinde olduğumuz videolar yüzünden boğazımız düğümleniyor, nefesimiz kesiliyor...

Her gün tüm insanlığın gözünün önünde onlarca çocuk ve kadın katlediliyor. Bir gün değil, iki gün değil, üç gün değil... Tam 60 gündür vahşet yaşanıyor Gazze’de... Ve bunun daha ne kadar devam edeceğini kimse bilmiyor. Bu soykırımı kimin durdurabileceğine ilişkin en küçük bir umut bile yok.

HİÇBİR SENARİSTİN AKLINA BU KADAR BÜYÜK KÖTÜLÜK GELMEZ

Öyle bir vahşi terör devleti var ki karşımızda, özellikle çocukları öldürüyor. Hamile kadınları öldürmeye ayrı bir önem veriyor. Çünkü doğacak çocuklara bile düşmanlar. Dünyanın en başarılı senaristlerini bir araya toplasanız, 60 gündür Gazze’de yaşanan katliama benzer bir senaryo yazamazlar. Hiçbir senaristin aklına bu kadar büyük kötülük gelmez.

Adına “insani ara” dedikleri gerçekte geçici bir ateşkes yaşandı. Bir haftalık arada esir takası gerçekleşti. Bütün insanlığın gözü önünde yaşanan takas sırasında ümmetin yetimleri, el-Kassam’ın yiğitleri, dünyaya insanlık dersi verdi. İslâm’ın bütün güzelliklerini barındıran, Müslüman’a yakışır bir şekilde esirlere muamele edilmiş.

Diğer yandan terör devleti İsrail’in, yıllardır rehin tuttuğu Filistinli çocuklara son güne kadar işkence yaptığı gözler önüne serildi. İsrail, serbest bırakılan kendi vatandaşlarına konuşma yasağı getirmiş, serbest bıraktığı Filistinli kadın ve çocukların konuşmaması için tehditler savurmuş.

İNSANLIK BU VAHŞETİ DURDURAMIYORSA DÜNYA DÖNMESİN, KIYAMET KOPSUN!

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan düzenin nasıl adi ve gayriahlâkî olduğu en dehşet yönüyle ortaya çıktı. O düzeni kuranların hiçbir insani değere sahip olmadıkları, bu katliam karşısında gösterdikleri tutumla ortaya çıkmış oldu.

Gazze’de her gün vahşice katledilen onlarca çocuk ve kadının bir numaralı katili sözde düzenin sahibi ABD’dir. ABD sözcüleri, İsrail’in kasıtlı olarak sivilleri öldürdüklerine ilişkin kanıt göremediklerini söylüyorlar. Verdiğiniz silahlardan âlâ kanıt mı var?.. Katil İsrail ordusuna verdiği o bombaların meskûn mahalle atılması durumunda nasıl bir katliama sebep olacağını en iyi siz biliyorsunuz. Nasıl bir kanıt arıyorsunuz?..

Hem soykırımı azmettiriyorlar hem de böyle açıklamalarla insanlığın aklıyla dalga geçiyorlar. Üstelik bunu akıl almaz bir pişkinlikle yapıyorlar. Gazze’de sivillerin öldürülmesiyle ilgili bir soruya Senatör Lindsey Graham, “Pearl Harbor (baskınından) sonrası çok fazla insanın ölmesi ve II. Dünya Savaşı’nın ne olduğunu biliyor musunuz? Amerikan kamuoyu, Tokyo ve Berlin’i yok etmek için kaç kişinin öldüğü konusunda endişelendi mi?” ifadelerini kullandı.

Evet, ABD tam da budur. Savaşı kaybedeceğini anladığı anda atom bombası kullanan bir haydutlar devletidir. Bugün desteklediği ve nükleer silah verdiği SiyoNazi terör devleti İsrail de kimyasal silahla tehditler savuruyor.

Filistin’de 100 yıldır katliam yapanlar ve son 60 gündür en vahşi yaratık haline gelenler, yaptıkları bu caniliği sapkın bir Tevrat anlayışına dayandırıyor. Bu sapkın anlayışı, “Tanrıyı kıyamete zorlayan” bir başka sapkın Hristiyan inanç destekliyor.

İnsanlık böylesine bir vahşeti durduramıyorsa, her gün onlarca bebek, çocuk ve kadının ölümünü izleyecekse dünya dönmesin, kıyamet kopsun…