İYİ Parti Antalya milletvekili Feridun Bahşi’nin 15 Temmuz gecesine ilişkin yaptığı ifşaatlar darbe ve ihanet girişimiyle ilgili yepyeni tartışmaların kapısını araladı. Özellikle araladı diyorum, çünkü bu açıklamalar ardına kadar açılması gereken bir kapıya işaret ediyor.
Hem partisinin hem de Meral Akşener’in avukatı olan Bahşi’nin çarpıcı itiraf veya ifşalarını hatırlayalım sonra üzerinde konuşalım.
“15 Temmuz’da Genel Başkan’ın evindeyiz. Genel Başkan’ın evi Boğaziçi Köprüsü’nü görür. Köprünün bir tarafında trafik vızır vızır işliyor, bir tarafında tanklar var. O zamanlar ‘DEAŞ eylem mi yapacak acaba’ diye aramızda konuşuyoruz. Saat 21.30’da Benim müvekkilim vardı Ergenekon kumpas dosyalarından yargılanmış bir general, MİT’te görevliydi, o aradı. Hayırdır dedim, ‘Abi bu görevsizler darbe teşebbüsünde bulunuyor’ dedi. Bununla darbenin gidişatıyla ilgili o akşam 37 kez görüşmüşüz. 23.00’te bir tweet atalım diye düşündük. Genel Başkan bir tweet yazmış, Fetullah’ı gömen bir tweet tabii. Dedim ki: ‘Ablam şimdi bir gün önce ben zaten bu herife sövdüm, sen de bu tweet’i atarsan, bu herifler de başarılı olursa, ikimizin de kolunu, bacağını keserler, bir tarafımızdan asarlar. Bunu biraz yumuşatalım.’ Yumuşattık ve saat 24.00’ten önce Genel Başkan, ‘En kötü demokrasi en iyi darbeden evladır’ şeklinde tweet attı.”
Feridun Bahşi’nin açıklamalarından anlıyoruz ki, Meral Hanım ve yanındakiler saat 23.00’te darbeyi Fetullahçıların yaptığını biliyor. Akşener, ‘Fetullah’ı gömen bir paylaşım hazırlamış’ ama avukatı Feridun Bahşi’nin korkutması üzerine tweet’i atmaktan vazgeçmiş.
Olabilir insanlık hali korkmak, korkak olmak insanlar için. Meral Akşener’in korkmasına diyecek bir şeyimiz yok. Ancak 15 Temmuz gecesi daha Başbakan Binali Yıldırım televizyona çıkıp, “Bir grubun kalkışması” ifadelerini kullanmadan önce darbeye kalkışanların Fetullahçılar olduğunu bildiği halde darbe bastırıldıktan sonra da korkmaya devam ediyorsa, işte orada durup bir düşünmek lazım.
FETULLAH’I GÖMEN TWEET’İ ŞU AN ATMANIZA MANİ NE VAR?
Tamam korkmuş olabilirler, iyi tanıdıkları Fetullahçıların darbede başarılı olabileceğini düşünmüş olmalarını da anlarız. Peki, darbe bastırılmış, ölümü korkutarak, canları pahasına milletimiz darbeye korkusuzca direndi ve darbe engellendi.
Başarılı olabilir diye korkulan darbe başarısız oldu. Darbeciler don/atlet derdest edilmiş. Sen ne yaptın?.. Avenelerinle birlikte ‘Darbe tiyatroydu’ yalanına sarıldın. Korktuğun şey darbenin başarılı olması mıydı, yoksa bizatihi darbeye kalkışanların kendisi miydi?
O gün Beylerbeyi’nde Boğaziçi Köprüsü’nü gören evinde, Yurtta Sulh Konseyi’nin bildirisi okunurken, korkundan susmuş olmanızı anlıyoruz da hâlâ susuyor olmanızın ardında yatan şey nedir? Fetullah’ı gömen tweet’i atmanıza mani ne var?.. Darbe sürecinin devam ettiğini mi düşünüyorsun? O gece bozguna uğramış olsalar da hâlâ geri gelebileceklerinden mi endişe ediyorsun?
Şimdi gelelim Feridun Bahşi’nin araladığı kapıya. Başından beri savunduğum şey, o gece kimin nerede durduğunun ve kimin kimle konuştuğunun ortaya çıkarılmasıdır.
AKŞENER ORTA SAHADA TOP ÇEVİRMEYE DEVAM EDİYOR!
Feridun Bahşi, o gece MİT’te görevli olduğunu iddia ettiği bir general ile 37 kez konuştuğunu söylüyor. Görüştüğü MİT’çi generalin kendisine ilginç bir cümle kullandığını anlıyoruz: “Görevsizler darbe teşebbüsünde bulunuyor.”
Pardon görevsizler ne demek, görevliler kim? Bu sözü söyleyen MİT’çi generalin isminin açıklanması lazım. Feridun Bahşi başka kimlerle görüştü. O gece Beylerbeyi’ndeki eve kimler gelip gitti? Başka kimlerin HTS kayıtları var?
Bu sorular aydınlanmadan Bahşi’nin araladığı kapı ardına kadar açılamaz. Üstelik Bahşi’nin iddia ettiği gibi bir tweet atılmamış. Akşener’in attığı tweet ile ABD’lilerin “Tarafları itidale çağırıyoruz” çağrısı arasında hiçbir fark yok.
“Demokrasi tek çaredir. Demokrasi dışı hiçbir eylem ve davranış kabul edilemez.” ifadelerini saat 23.59’da paylaşan Akşener, orta sahada top çevirdi. Hâlâ da çevirmeye devam ediyor.
Facebook Yorum
Yorum Yazın